İtalyan tersane Tankoa Yachts, 49 metrelik nefis aromalara sahip bir yatı geçtiğimiz yaz suya indirerek Monaco Yacht Show’da da denizseverlerle bir araya getirdi. Vertige, bir şarapseverin koleksiyonunun en özel parçası
Yazı – Esra Makara
Fotoğraflar – Alberto Cocchi, Tanko Yachts Arşivi
Monako’da bizi bekleyen Vertige’nin ana güvertesine adım atarken göz ucuyla Francesco Paszkowski’nin de bize doğru yaklaşmakta olduğunu gördüm. Yaptığı çalışmaları hayranlıkla izliyorum. Mütevazılığı ve dekorasyondaki titiz yaklaşımı ise insanı benzersiz bir güzelliğe götürüyor. 27 Eylül 2017’de Vertige’nin havuzluğunda otururken aklımdan tam da bunlar geçiyordu. Paszkowski harikalar yaratmıştı. Ama bunun da ötesinde, yata ruhunu veren bir sahibi vardı. İşle aşk birbirine karıştırılmaz deseler de, yat sahibi için bu sözün bir anlamı olmasa gerek. Zira, Vertige onun iş yaşamının da önemli bir parçası. Bize anlatılanlara göre geniş ailesi için seyir amaçlı kullanabileceği bir yat arayışını sürdürürken, taleplerinde yatın iş toplantılarına da uygun olması gerektiğini iletmiş. Hal böyle olunca da sahibiyle son derece uyum içerisinde olan Vertige ortaya konmuş. Yat sahibi fonda müziğin olmadığı bir seyir düşünemiyor. Megayatın salonunu geçince enfes bir şarap kavı mevcut. Koleksiyon arasında en göze çarpanı Rhone Valley’in beyaz şarabı Vertige.
Cenova’nın Sestri Ponente bölgesinde 2008’den bu yana üretimlerini sürdüren Tankoa Yachts, aslında çok butik bir marka. 50 ila 90 metrelik yatları sahiplerinin istekleri doğrultusunda özenle işliyor ve suya indiriyor. Vertige, DNA’sı itibarıyla tersanenin felsefesiyle uyum içerisinde. Tekne sahibi 49 metrelik Tankoa S501 modeli görür görmez ona aşık olmuş ve hemen 2015’te sözleşmeyi imzalamış. 2017’de de yatını teslim almış. Vertige, 2015’te suyla buluşan 70 metrelik Suerte’den sonra tersanenin tamamladığı ikinci yat. Şu sıralar 72 metrelik bir megayatın da üretim aşamasında olduğu söyleniyor. Tankoa Yachts’ın satış müdürü Michel Karsenti “Elimizdeki tüm model ve projelerin mühendislik aşamaları tamamlandı. Şimdi hepsini sahiplerine özel hale getirmeyi umuyoruz” diyor gelişen süreç hakkında.
“Cenova’nın Sestri Ponente bölgesinde
2008’den bu yana üretimlerini sürdüren
Tankoa Yachts, aslında çok butik bir
marka. 50 ila 90 metrelik yatları
sahiplerinin istekleri doğrultusunda özenle
işliyor ve suya indiriyor”
Vertige’nin tamamı alüminyum alaşımdan inşa edilen gövdesi, mermer üretilen dağların eteğinde, Marina di Carrara’da hazır hale getirilmiş. Francesco Paszkowski Design megayatın hem gövdesinde hem de yaşam mahallerinde söz sahibi. Üretim maliyetini düşük tutmak amacıyla yatı 500GT’in altında tutan Paszkowski onu anlatırken şöyle söylüyor: “Vertige tasarım stüdyom, tersane ve tekne sahibi arasındaki harika bir uyumla adım adım yaşama geçirildi. Denizle görsel bir devamlılık sağlamak bizim için oldukça önemliydi. Yatın iç yaşam mahallerinde doğal ve beyazlatılmış tik ile koyu renk cilalanmış gül ağacı tercih ettik. Özellikle gülağacının kullanımı istediğimiz sofistike stili ve 1950’lerin yeni bir yorumunu ortaya koymak için gerekliydi.”
Tekne sahibi Vertige’nin dış yaşam mahallerinin olabildiğince geniş ve konforlu olmasını özellikle istemiş. Ana güvertenin havuzluğundaki oturma ve güneşlenme alanları 14 konuğu rahatlıkla ağırlayabiliyor. Işığı ve havayı geçiren, fakat UV ışınlarına izin vermeyen tente de bu alanda güneşten korunma sağlıyor. Koltukların önündeki iki kahve sehpası Vertige temalı. V şeklindeki destekleri doğal tik malzemeden. Aynı şekilde de üst güvertenin kıç tarafı da 14 kişilik bir yemek masasına ev sahipliği yapıyor. Şemsiyelerle üstü kapatılan bu alanda da kolay erişilebilecek kahve masaları mevcut. Hiçbir maçı kaçırmak istemeyen veya açık havada sinema keyfi yaşamak isteyen konuklar içinse yemek masasının üst tarafında gizli olan 65 inçlik LCD televizyon ve hoparlörler hemen kullanıma hazır hale getirilebiliyor. Güneşlenme güvertesine çıktığımızda ise bu alanın camla çevrelendiğini görüyoruz. Baş tarafta güneşlenme minderleri ile çevrelenmiş bir spa havuzu bulunuyor. Hardtop’a iliştirilen Bang&Olufsen marka hoparlörler de hoş bir detay olarak nitelendirilebilir. Megayatın tüm ses ve elektronik sistemleri iPad ile kontrol edilebiliyor.
“Konfor üzerine kurulu,
Paszkowski imzalı
tasarımıyla öne çıkan
Vertige, sahip olduğu MTU
motorlarla performansını
16 knot’a yükseltebiliyor”
Öyle görünüyor ki tekne sahibi iç yaşam mahallerine de büyük bir özenle yaklaşmış. Üst güvertenin geniş salonu ve baş tarafındaki dinlenme alanları bunun bir örneği. Keza ana güvertenin havuzluğundan da manzaraya tam hakimiyet söz konusu. Duvarlardaki Kudüs taşı büyük camlarla çok güzel örtüşmüş. Bu salondan baş tarafa doğru ilerlediğimizde retro, hafif aydınlatılmış, zeminden tavana kadar uzanan bir şarap kavı ile karşılaşıyoruz. Burası bir sergi vitrini gibi de duruyor. Tam 300 şişe çok özel şarabın yer aldığı alanda en öne çıkan ise şüphesiz Domaine Yves Cuilleron’un Vertige’si. Şarap kavını bu noktaya yerleştirmenin zor olup olmadığını sorduğumuzda “biraz mühendislik gerektirdiği” yanıtını alıyoruz. Çünkü, farklı sıcaklıklarda saklanması gereken şaraplar için farklı kompartımanlar düşünülmüş. Yat sahibi her birinin en doğru şekilde saklanmasını özellikle talep ediyor.
Şarapların olduğu koridor doğrudan VIP kamaraya açılıyor. Burada giysi dolabının hemen önünde Mies van der Rohe imzalı bir koltuk göze çarpıyor. Kamarada deri detaylar ön planda. Gümüş rengi ipek perdeler ise hoş bir şıklık katmış. Kamaranın özel banyosunda ise oniks mermeri tercih edilmiş. Güvertedeki bir diğer kapı da tam hacimden yararlanarak konumlandırılan ana kamaraya ulaştırıyor. Çalışma ve giysi alanları, Eames dinlenme koltuğu, kadın ve erkek banyoları ve giysi dolabı ile burası VIP kamaranın çok daha genişletilmiş hali olarak nitelendirilebilir. Yan taraflardaki açılabilir terasların varlığı ise kamarayı çok daha başkalaştırıyor. Megayatlarda ana kamaranın
yalnızlığına çok alıştık aslında. Bu nedenle VIP’nin bu denli yakın olması biraz tuhaf geliyor. Fakat bu detay tekne sahibinin kendi kararıymış. İş toplantısı yaptığı zamanlarda önemli konuklarını bir alt güverteye göndermek istemiyor. Diğer konuklar ise alt güverteyi rahatlıkla kullanabiliyorlar.
Tankoa Yachts görünürde yeni bir tersane olsa da, Süerte ile gelen bir ünü zaten vardı. Şimdi ise Vertige’nin bu başarıyı ileriye götüreceği aşikar. Yat sahibi müziği, şarabı ve misafiri seven biri olsa gerek, megayatını da bu yönde konfor sağlayacak özelliklerle donatmış. Açıkçası pek de güzel olmuş. Bu yıl Monako’da gezip de beğendiğimiz nadide yatlardan biri oldu Vertige.
Comments are closed