Su sporu tutkunlarının yıllardır radarındaki El Gouna, yelkencilikte de atağa geçmeye hazırlanıyor. Mısır’ın popüler tatil bölgesinde ilk yelken okulunu açan Belçikalı denizci Sigrid Moors, yalnızca yerel halkın değil, Kızıldeniz’de rüzgarla kapışmak isteyen herkesin aklını çelmeye kararlı.
Röportaj Yasemin Gündüz
Denizciliğin ve yelkenin en sevdiğim taraflarından biri beni karasal hayatta hiç denk gelemeyeceğim onlarca milletten ve meslekten insana ulaştırmış olması. Kazandığım arkadaşlıklar, dostluklar, üç kuşak kurulan bağlar ve paylaşılan tecrübeler sebebiyle denizciliğin tadını iki kat çıkarıyorum hissine kapılıyorum, bu açıdan da kendimi çok şanslı hissediyorum. Çok sevgili arkadaşım, Belçikalı kaptan ve Kızıldeniz Yelken’in girişimcilerinden Sigrid Moors da denizin bana kazandırdıklarından biri. Küçük Sarsala Koyu’nda komşu iki tekne olarak başlayan tanışıklığımız, şimdilerde güzel bir dostluğa dönüştü. Bu tanışıklığı, 1973 yapımı Hanseat marka “Blues” isimli teknesini, Uluslararası Kadın Denizciler Haftası’nın ayrılmaz bir parçası oluşunu paylaşmayı çok isterim ama bu yazımda Sigrid vesilesiyle yakın takipte olduğum, yelken turizminin henüz keşfedilmemiş bölgelerinden biri olan Mısır’daki El Gouna’da açtıkları ilk yetkili IYT (International Yacht Trainee / Dünyada en çok ülke ve organizasyon tarafından tanınan eğitim sertifikasyonu) yelken okulu olan Red Sea Sails’i paylaşmak istiyorum. Sigrid ve ekip arkadaşlarıyla yaptığım sohbet dilerim diğer yelken tutkunlarını da beni heyecanlandırdığı kadar heyecanlandırır.
Sevgili Sigrid, neredeyse dört yıldan fazladır tanışıyoruz. Bildiğim kadarıyla 10 yılı aşkın süredir Mısır, Türkiye ve Yunan Adaları arasında geçen çok aktif bir yelken hayatın var. Şimdilerde de Mısır’daki El Gouna’da, bir grup arkadaşınla hayata geçirdiğiniz bir yelken okulunuz var. Mısır, Türkiye ve Yunanistan’a kıyasla popüler bir yelken turizmi noktası değil. Burada bir yelken okulu açma fikri nasıl oluştu?
Denizciler açısından bakıldığında, Mısır’ın şu anda popüler bir yelken rotası olmadığı doğru. Bununla birlikte Kızıldeniz, dünya standartlarına sahip en iyi beş dalış lokasyonu sunuyor. Tarihsel açıdan bakıldığındaysa Mısırlılar firavunların döneminden beri Nil Nehri’nde felukalarla yelken açıyorlardı. Kişisel olarak söylemem gerekirse Kızıldeniz’de yelken ve tekne için yeni bir dönemin şafağında olduğumuza inanıyorum. Mısır buna hazır! Geçen yıl, bölgedeki ilk ve tek yelken okulunu IYT’nin ortakları olarak açmaya karar verdik. Yerel topluluğumuzun, denizcileri ve yelkenli tekne sahiplerini bu kadar etkileyeceğini hayal bile edemezdik. Burada topluluk için yepyeni fırsatlar dünyası açıyoruz ve birçok yeni öğrenci bu yeni yaşam tarzına giden yolu buluyor.
El Gouna özelinde sorarsak bu bölgeyi ayrıcalıklı yapan nedir? Neden özellikle burayı seçtiniz?
El Gouna, “Orta Doğu’nun Venedik’i” olarak da bilinir. Bir lagün labirenti etrafında oluşmuş. Aynı zamanda etrafında oteller, barlar ve restoranlarla bütünleşmiş devasa bir yerleşim yeri. İki güzel yat limanına da erişimi var. Şehir merkezindeki, tüm bar ve restoranların çevrelediği Abu Tig Marinası’nın yanı sıra daha doğal bir atmosfere sahip Abydos Marinası da bulunuyor. Bu bölgedeki deniz, resif açısından da çok zengin. Tüm yıl boyunca kuzeyden esen rüzgarla, mükemmel yelken yapma fırsatı sunuyor.
Bölgede su sporlarının çok popüler olduğunu biliyoruz. Peki yerel halkın ve diğer ülkelerden insanların yelkene ilgisi nasıl? Misafirlerinizin çoğunluğunu kimler oluşturuyor?
Şimdilik ağırlıklı olarak yerel pazarımıza odaklanıyoruz, ancak dünyanın dört bir yanından talepler de alıyoruz. Şu ana kadar buradaki tekne sektörü tamamen motorlu teknelerden ibaretti. Şnorkelli yüzme noktalarına hızlıca ulaşmak için irili ufaklı teknelerle dolu marinayı görebilirsiniz. Geçen yıl bölgede bir yelken okulu olduğunu öğrenince şaşıran insanlar olduğunu fark ettik. Gerçekten de ilk ve tek bizdik. Şu anda yelken öğrenmek isteyenlerden çok fazla talep alıyoruz. Bir yılda yaklaşık 50 sertifika verdik ve ilgi giderek artıyor. Bu sezon istek ve rezervasyonlarda artış var. Kurslarımız hızla dolmaya başlıyor.
Red Sea Sails’ın yer aldığı El Gouna’ya ulaşım nasıl sağlanıyor?
Buraya en yakın havaalanı Hurghada’da ve yalnızca yarım saat uzaklıkta. Burası çoğu Avrupa ülkesinden, Rusya’dan, İstanbul’dan direkt uçuş ve charter uçuşlarının yapıldığı uluslararası bir havalimanı. Bu da bizi ziyaret etmeyi oldukça kolaylaştırıyor.
Kiralama yapıyor musunuz? Kaptansız kiralamanın mercan resifleri sebebiyle zor olacağını düşünüyorum ama kaptanlı ya da kaptansız kiralamayla ilgili bilgi verebilir misin?
Evet, mürettebatsız da olsa kiralama sunuyoruz. Kızıldeniz zor bir yer ve resifler düzgün şekilde haritalandırılmamış. Bu nedenle yerel bir kaptanla çıkmak gerekiyor. Buna ‘resif rehberi’ diyebiliriz. En güzel noktaları ve bu noktalarda nasıl ve nerede güvenle kalınabileceğini biliyorlar.
Yarışlar düzenlediğinizi ve günbegün yarışlara ilginin ve katılımın arttığını görüyorum. Regatta yarışı düzenlemeye ilk ne zaman başladınız?
2022’nin Ocak ayında ilk Red Sea Sailing Regatta yarışını düzenledik ve mevcut tüm yatlar katıldı. Bölgedeki 14 yattan 10 ya da 11 tanesi, düzenlediğimiz her yarışta yer aldı. 2023 yılı içinse ETA CUP SERIES’i organize ediyoruz. Bu, Mısır Turizm Otoritesi’nin himayesinde beş hafta sonu süren bir seri ve genel klasman kazananı, ETA kupasını evine götürecek. Şimdiye dek çoğu katılımcı yerel topluluktandı ama bireysel olarak katılan, farklı ülkelerden tekneler de oldu. Dünyaya yayılmayı umuyoruz ve belki de yakın gelecekte diğer ülkelerden gelen tekneleri de ağırlarız.
Yarışların hem bir yelken topluluğu kurmak hem de bölgeyi tanıtmak adına olumlu etkileri var kuşkusuz. Yarışlarda katılımcıları nasıl bir rota bekliyor?
Regatta’lar yerel yelken topluluğumuzu canlı kılıyor. Onları düzenlemeye başladığımızda, bölgedeki tekne sahiplerinin çoğunun katılmaya istekli olduğunu gördük. Denizcileri bir topluluk olarak birbirine yakınlaştırdı. Şimdiye kadar Regatta’nın organizasyonunu ve kurslarını oldukça basit tuttuk çünkü tüm yerel denizcilerimiz bu etkinliklerde yeniler. Artık genişlemeye hazırız ve ileriye dönük planlar yapıyoruz.
Tekneyle seyre çıktığınız bir gün nasıl geçiyor? Demir atıp öğle yemeği molası vermek, akşamı bir koyda demirde ya da varsa bir restoran iskelesinde geçirmek mümkün mü?
Çoğunlukla sabah 10.00 gibi yola çıkıyoruz ve bir şamandıra alabileceğimiz, yakınımızdaki resiflerden birine yelken açıyoruz. Demirleme genellikle bir seçenek değil çünkü resifin zarar görmesi mümkün. Ancak bir şamandıra alabilir ve hem öğle yemeği hem de şnorkelli yüzme için biraz zaman geçirebilirsiniz. Akşama doğru güneş dağların arkasından batarken, genellikle kolay ve rahat bir şekilde rüzgar yelkeniyle yat limanına geri dönüyoruz.
Hem yelken seyri hem de bölgeyi tanımak adına gerçekleştirilecek turistik bir gezi için en doğru mevsim ne zaman?
Kızıldeniz’in yıl boyunca harika bir yelken lokasyonu olduğunu söyleyebilirim.
Türkiye’ye yelken turizmi için gelen turistler genel olarak birkaç ortak noktada buluşuyorlar; bürokrasi az, hizmet iyi. Buna ek olarak da irili ufaklı sığınılacak birçok koy oluşu, Akdeniz ve Ege’nin bizim kıyılarımızdaki muhteşem denizi çok fazla ilgi çekiyor. Mısır’ı yelken turizmi lokasyonu olarak ilgi çekici kılan nedir, sizi ziyarete gelmek isteyenleri heyecanlandıracak neler söyleyebilirsin?
Kızıldeniz tüm yıl boyunca kuzeyden esen rüzgarlara sahip. Ayrıca resif sistemleri ve endemik deniz biyolojisiyle de çok büyüleyici. Öğle yemeği molalarında, balıklarla ve rengarenk resiflerle dolu kristal mavisi sularda şnorkelle yüzebilirsiniz. Seyir halindeyken yunuslarla karşılaşmak hemen hemen her zaman mümkün.
KIZILDENİZ’İN BÜYÜLEYİCİ ROTASI EL GOUNA
Bugüne kadar belki de ismini hiç duymadığınız El Gouna, Mısır’ın doğusunda Kızıldeniz’e kıyısı olan büyüleyici bir sahil beldesi. Kızıldeniz’in karşı yakasında bulunan ve muhtemelen ismine daha çok aşina olduğunuz Sharm El-Sheikh’ten çok daha ışıltılı ve cazibeli. 1989 yılında Mısırlı girişimci, mühendis Samih Sawiris, ailesi ve yakın arkadaşları için deniz kıyısında, kendine ait lüks bir marinası da olan yazlık evler yapmaya karar veriyor. Bundan sonrasıysa hayallerinin bile ötesine geçiyor. Evler yapılıp yaşam başladığında, alışveriş, sağlık ve petrol gibi ihtiyaçlarını 25 km uzaklıktaki Hurghada dışında karşılayamadıklarını fark edince, El Gouna’yı da kendi kendine yetebilen bir şehir haline getiriyorlar. Nihayetinde hastaneleri, otel, restoran, spa merkezleri, golf sahaları, şarap evleri ve alışveriş mağazalarıyla burası, ilgi çekici bir tatil merkezine dönüşüyor. Şimdilerde 24 bin kişiye ev sahipliği yapan, birbirine bağlı 36 adadan oluşan, muhteşem lagünleri ve mercan resiflerine bakmaya doyamayacağınız El Gouna’ya, Mısır’ın en zengin ailelerin arka bahçesi de diyebiliriz. 10 km’lik bir sahil şeridinde altın rengi kumsallarıyla da dikkat çeken bölge, alt yapısını tamamlamış bir şekilde meraklıların ziyaretini bekliyor.
Comments are closed